SÜRREALİZMİN TÜRK KÜLTÜRÜNE DALİ ÜZERİNDEN UYARLANMASI

BASHAQUES’ sunumu Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul İlkbahar/Yaz 2017 sezonu kapsamında 14 Ekim Cuma günü saat 21.00’da gerçekleşti. Tasarımcı Başak Cankeş’in 3. giyilebilir sanat koleksiyonu bu kez yalnız moda severlerle değil, sanatseverler ve koleksiyonerlerle de buluştu.

BASHAQUES’ İlkbahar/Yaz 2017 koleksiyonunda Sürrealizm akımını Türk kültürüne uyarlıyor ve Katalan ressam Salvador Dalinin bakış açısıyla modern minyatür sanatını yorumluyor. "Dali Osmanlı Imparatorlugunda evrilseydi nasıl olurdu? ", " Sürreal minyatür kavramsallaştırabilir mi?" , " Minyatür sanatı sürreal olabilir mi ?" gibi sorulara cevap arayan tasarımcı Cankeş’in giyilebilir sanat deneyimi, sanat eserleri ve kıyafetlerden oluşuyor.

Dalinin hayat arkadaşı ve en büyük aşkı Galanın sürreal minyatürler vasıtasıyla Hareme girişini hayal eden Cankeş, "Galanın Hareme Girişi" (Entrada De Gala En el Haren) ismini verdiği koleksiyonda, "Ya sanat ile moda arasında seçim yapmak zorunda değilsem?" sorusuna yanıt arıyor ve yaz-kış ayrımı olmayan, sezonsuz bir koleksiyon ortaya çıkardı.

Geleneksel Türk yorganlarının üzerinde sergilenen tabloların yanı sıra 10 mankenin üzerinde sergilenen sanatsal giysiler el boyaması detaylar göze çarptı.

Geniş omuzlu siluetlerin pastel renkler ile buluştuğu koleksiyonda parlak muşamba kumaşlar ve ipek yağmurlular dikkat çekiyor. Kadife kullanımının yanı sıra tasarımcının imzası haline gelen ipek üzerine desen baskılar ve desen üzeri nakışlar koleksiyonun öne çıkan detayları arasında yer alıyor.

Dali’nin La persistencia de la memoria -Eriyen Saatler olarak da bilinen- en ünlü tablosuna gönderme yapan uzun kollar sanat ve modayı bir araya getiriyor. Bol kesim, boyfriend gömleklerin yer aldığı koleksiyonda ayakkabılar ise Cankeş’in birlikte bu proje için çalıştığı nakkaşlar tarafından el boyaması ile süslenerek tasarlanan Osmanlı hamam takunyalarından oluşuyor. Organze pardesülerden asimetrik omuzlu elbiselere kadar uzanan koleksiyonda kullanılan lateks gibi farklı kumaşlar koleksiyonu çeşitlendiriyor.

Ekin Bernayın koreografisi ile Begüm Canbulatoğlunun modern dans performansının da yer aldığı sunumda, salona yayılan Osmanlı kokuları Gülçiçek Kimya imzasını taşıyor. Koku üst notasındaki bergamot, limon gibi turunçgillerle ve karanfil, hindistan cevizi, safran gibi baharatlarla feminen ve sofistike bir açılış yapıyor. Kalp notasındaki floral ve deri etkisi ile özgün bir kimliğe bürünüyor ve dip notalarındaki sedir ağacı ve vetiver kokuyu sarmalayarak kalıcı ve derin bir bütünsellik yaratıyor.

Bu farklı sunum için her biri harem odasını simgeleyen bir salon tercih eden Cankeşin giyilebilir sanat deneyiminin kreatif direktörlüğünü ise Semra Russell üstlendi.

Sunumda kullanılan Apple Watch Series 2 için sürrealist minyatür desenlerinden özel kayış tasarlayan Cankeşin bu sergi için yön verdiği ve birlikte çalıştığı minyatür ve resim sanatçıları arasında; Arya Kamalı, Filiz Adıgüzel Toprak, Gülden Gener, Onur Tonga, Yousef Babayi yer alıyor. Ayrıca bu deneyim için heykeltıraş Bülent Sancarın özel olarak tasarladığı yumurta heykeli, Salvador Dalinin sürrealizminin en önemli unsuru ve minyatür sanatında kullanılan bir malzeme olması nedeniyle aradaki köprüyü temsil ediyor ve yepyeni bir akım doğabileceği iddiası taşıyor.

Cankeşin bu sanatsal koleksiyonundan ilham alarak üreteceği hazır giyim koleksiyonu moda platformlarında satışa sunulmadan önce her bir giysi, bir sanat eseri formatında, sertifikalı olarak satın alınabiliyor olacak. Bu giyilebilir sanat deneyimi yurtdışındaki galerilerde gösterilmeye devam edecek.

Tasarımcı Başak Cankeş

FOTOĞRAFLAR: GETTY IMAGES