MUTLAK SESSİZLİK VE HUZUR HIRVATİSTAN-ISTRİA

Hem denizin tadını çıkartmak hem de bilmediğiniz esrarengiz ve birbirinden keyifli şehirleri keşfetmek için Istria Yarımadası sonbaharın en ideal ve alternatif rotalarından. Ayrıca ulaşım da oldukça kolay… Yaklaşık iki saatlik uçak yolculuğundan sonra Zagreb Havaalanı’na iniyoruz ve  üç saatlik araba yolculuğu ardından Istria Yarımadası’ndayız. Hırvatistan Yugoslavya’dan kopan küçük ülkelerin en güzeli kabul ediliyor, tüm dünyadan turist çekiyor. İngiliz şair Lord Byron’ın “Adriyatik’in incisi” diye tanımladığı Hırvatistan, Orta Avrupa, Balkanlar ve Akdeniz’in kesişme noktası halinde. Ülke kıtasal alanının yanı sıra binden fazla adaya bölünmüş. Ilık ve yağmurlu bir karasal iklimin hâkim olduğu ülkede pek çok doğal park bulunuyor.

Ülke sınırları içinde Dalmaçya Kıyıları içinde kalan Dubrovnik ise dünyadaki en iyi korunmuş Orta Çağ kenti olarak Hırvatistan’ın en talep gören popüler bölgelerinden biri. Biz bu gezimizde kendimize alternatif bir rota çizerek yarımada içinde kalan popüler noktalar Pula, Rovinj, Poreç’i ziyaret ediyoruz. Küçük ama en popüler RovInj Rovinj Istria bölgesinin küçük ama en çok bilinen şehirlerinden biri. Özellikle İtalya ve Almanya’dan çok turist alan bu küçük kasaba, ününü denize sıfır inen tarihi evleri ve kiliseleri ile pitoresk manzarasına borçlu. Rovinj’nin özellikle denizden görünümü muhteşem. Rovinj’yi güzel yapan şeylerden biri de, turistik olsa da şehrin eski ve bakir halini koruduğu sadece denizin ve martıların sesini dinleyebileceğiniz pek çok mahallesi ve sokağının olması.

Özellikle deniz kıyısı boyunca uzanan evler sanki 100 yıldan bu yana hiç dokunulmamış gibi. Şehrin katedraline doğru çıkan ve denizi takip eden yol boyunca, eski şehrin (Stari Grad) sokaklarında saatlerce vakit geçirilebilir. Denizin hemen kıyısında kayalıkların üzerinde bulunan küçük balık restoranları Rovinj’de yemek yemek için ideal mekan. Istria bölgesinde Akdeniz ve Ege’den alışık olduğumuz balıklar her zaman taze olarak bulunabiliyor. Kabuklu deniz ürünleri özellikle büyük istiridyeler çok leziz. Denizin hemen yanında ayaklarınıza dalgaların vurduğu balık restoranlarının manzarası gün batımında harika. Gece hayatı açısından Rovinj ve Istria büyük şehirlerde ya da popüler tatil adalarında olduğu gibi çok fazla seçenek sunmuyor. Hem sakinler hem ziyaretçiler genellikle akşam yemeği yedikleri mekanlarda geceye devam ediyorlar.

Yine de denizin hemen yanında dalga seslerini dinleyerek yemek yiyebileceğiniz güzel müzik çalan sakin mekanlar var. IstrIa’nın en büyük ve en eski şehri: Pula Pula Istria bölgesinin en büyük ve en eski şehri. Pula aynı zamanda hala bu bölgenin kültürel ve idari merkezi durumunda. Romalılardan kalma pek çok eserin bulunduğu Pula, Istria’da alışveriş, yeme, içme, tarihi ve dini açıdan en çok çeşitliliği sunan yerlerden. Pula’da Istria’nın köylerinden gelen çiftçilerin ürünlerini sattıkları büyük pazarlar kuruluyor. Hepsi çok taze ve leziz. Bu bölgenin kalitesi ve tadıyla en ünlü ürünlerinden biri zeytinyağları. Pazardaki zeytinyağı satıcıları yağlarına o kadar güveniyorlar ki gelen müşterilere içirerek tattırıyorlar. Pula’nın tarihindeki ilginçliklerden biri Ulysses’i yazan İrlandalı yazar James Joyce’un bir süre Adriyatik kıyısındaki bu küçük kentte yaşamış olması.

Henüz Ulysses’i yazmadan burada iki yıl kadar yaşayan James Joyce o dönem bölgede bulunan Avusturya-Macaristan ordusu subaylarına İngilizce dersi verirken bir yandan da kafasındaki roman taslaklarını geliştiriyormuş. Joyce’un o dönem vakit geçirdiği cafe artık yeni bir binada ve restore edilmiş olsa da yazarın heykeli burada görülebilir. Beyaz rengin hakimiyeti; Porec Porec, kireç taşı ve mermerden yapılma binaları ve meydanları ile beyaz rengin hakim olduğu, Yunanistan’ın sahil şehirlerini de andıran bir Hırvat şehri. Porec’teki tarihi bina ve kiliseler Slav, Latin, Grek ve Osmanlı kültürlerinden etkilenmiş ve bu kentin dar sokaklarında dolaşmak oldukça keyifli. Tüm eski Yugoslavya’da olduğu gibi Hırvatistan’da da börek çok seviliyor.

Her yerde İtalyan izlerini görebileceğiz Istria’da Motovun ve Groznjan yerleşimleri, dünyanın en küçük şehri diye bilinen Hum, Kamenjak Burnu, küçük bir ada olan Brijuni Milli Parkı da Istria Yarımadası’da keyifle gezebileceğiniz diğer noktalar. Tam mevsimi ve festival zamanı Hırvatistan’a seyahat etmek için en ideal dönem hava sıcaklıklarının orta seviyede olduğu mayıs-haziran arası dönemi ile eylül ayı.

Kış mevsiminin iç kesimlerde soğuk yaşandığı ülkenin kıyı kesimleri Akdeniz etkisiyle daha ılıman geçtiği için gideceğiniz mevsim kadar gezeceğiniz bölge de Hırvatistan’ı ne zaman ziyaret etmek konusunda belirleyici bir etken. Özellikle Dalmaçya ve Istria deniz kıyısı kış aylarında da ülkenin geri kalanına göre daha ılıman geçiyor.

Ayrıca Hırvatistan özellikle haziran ve ekim aylarında pek çok festivale ev sahipliği yapıyor. Dans, opera, klasik müzik gibi pek çok festivalin gerçekleştirildiği bu dönemde ülkeyi ziyaret edebilir, keyifli yemekler eşliğinde hoş bir sonbahar tatili yapabilirsiniz.