Ülkenin başkenti Kopenhag, tarihi dokusu, canlı kültürel atmosferi ve nefes kesen manzaralarıyla "Danimarka'nın İncisi" olarak adlandırılıyor. Şehir, ziyaretçilere tarihi saraylardan modern sanat galerilerine, renkli limanlardan yeşil parklara dek birçok keşfedilecek yer sunuyor. Kopenhag'da gezebileceğiniz yerleri, konaklayabileceğiniz otelleri, yeme-içme mekanlarını ve yapabileceğiniz keyifli aktiviteleri keşfettik.
Kopenhag'ın merkezinde bulunan Tivoli Bahçeleri, eğlenceli aktiviteleri, heyecan verici dönme dolapları ve rengarenk bahçeleriyle ünlü. Burada, hava kararınca ışıklandırılan manzaralar eşliğinde romantik bir yürüyüş yapabilirsiniz.
Nyhavn Limanı, renkli evleri, şirin kafeleri ve tarihi gemileriyle ünl. Burada yürüyüş yapabilir, liman manzarasının tadını çıkarabilir ve yerel lezzetleri deneyebilirsiniz. Özellikle yaz aylarında canlı bir atmosfere sahip, ancak diğer mevsimlerde de ayrı bir ruhu var.
Rosenborg Sarayı, muhteşem bahçeleri ve tarihi iç mekanlarıyla göz kamaştırıyor. Sarayı ziyaret edebilir, tarihi koleksiyonları keşfedebilir ve bahçelerde dinlenebilir ya da romantik bir piknik yapabilirsiniz.
Ulusal Müze, Danimarka'nın tarihini ve kültürünü keşfetmek için ideal bir adres. Arkeolojik eserler, sanat eserleri, çağdaş sanat ve etnografik koleksiyonlarla dolu olan müze, ziyaretçilere zengin bir müze deneyimi sunuyor.
Kopenhag'ın dışında yer alan Louisiana Sanat Müzesi, modern ve çağdaş sanat eserlerinin sergilendiği ünlü bir müze. Manzarasıyla da ünlü olan müze, sanatseverler için mutlaka görülmesi gereken bir modern sanat mekanı.
Danimarka Parlamento Binası olarak da bilinen Christiansborg Sarayı, tarih ve siyasetin Kopenhag'daki kalbi. Sarayı ziyaret edebilir, kraliyet odalarını ve parlamento binasını keşfedebilirsiniz.
Kopenhag'ın limanlarında düzenlenen tekne turları, şehri farklı bir perspektiften keşfetmek için harika bir yol. Nehir turu sırasında şehrin tarihi yapılarını, köprülerini ve modern mimarisini görebilirsiniz.
Kopenhag'ın alışveriş cenneti Stroget; mağazaları, butikleri, kafeleri ve sokak sanatçılarıyla ünlü, Avrupa'nın en uzun yaya alışveriş caddesi. Burada alışveriş yapabilir, sokaklarda dolaşabilir ve yerel lezzetleri deneyebilirsiniz.
Kopenhag Üniversitesi'nin bir parçası olan Botanik Bahçeleri, nadir bitki türleri ve seralarıyla ünlü. Burada dinlenip, piknik yapabilir, egzotik bitkileri keşfederek doğa ve huzurla beslenebilirsiniz.
Bir kapalı pazar olan Torvehallerne Pazarı; taze meyve, sebze, deniz ürünleri, peynir ve şarap gibi yerel ürünlerin satıldığı birçok dükkanı bulabileceğiniz mutlaka görülmesi gereken bir yer. Yerel lezzetleri tatmak ve alışveriş yapmak için ideal bir nokta.
Kopenhag, bisiklet sayısının insan sayısından fazla olduğu nadir şehirlerden. Bu nedenle gerçek bir Kopenhaglı deneyimi yaşamak istiyorsanız, bir bisiklet kiralayarak şehri keşfedebilirsiniz. Bisikletçiler için koordine edilmiş 200 kilometreden fazla bisiklet yolu bulunuyor.
Kopenhag'da sıcak aylarda Frederiksberg Bahçeleri'nden daha güzel çok az yer var. Burada tekne turuna çıkabilir, en kuzey köşedeki hayvanat bahçesini ziyaret edebilir ya da Danimarkalıların yaptığı gibi çimenli bir tepecikte piknik yaparak öğle yemeğinizin tadını çıkarabilirsiniz.
Norrebro'daki bu kamusal alanda her tür ziyaretçi için bir aktivite var. Red Square, Black Market ve Green Park olmak üzere üç bölüme ayrılan Superkilen'de kafelerden piknik alanlarına ve kaykaycılar için geniş bir alana kadar her şey bulunuyor. Ayrıca Fas çeşmeleri, Irak salıncakları ve Brezilya bankları gibi dünyanın dört bir yanından tasarım parçaları da yer alıyor.
Carl Jacobsen tarafından 1800'lerin sonunda inşa edilen bu antik ve modern sanat müzesi, Danimarka'nın başkentindeki en güzel müzelerden biri. Sakin çeşmesi ve yemyeşil palmiye ağaçlarıyla müzenin en ünlü odası olan kış bahçesi, özellikle soğuk aylarda kahve keyfi yapmak için hoş bir mekan.
Hamlet'in Kalesi, şehrin sadece 40 dakika dışında 800 yıllık bir pazar kasabası olan Elsinore yer alıyor. Antik kent, kendi başına keşfedilmesi eğlenceli olsa da edebiyat meraklıları Kronborg Kalesi'ni ziyaret etmek isteyecektir. Daha çok Hamlet'in Kalesi olarak bilinen bu geniş saray aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Ayrıca kale, kış sezonunda ülkenin en iyi Noel pazarlarından birine ev sahipliği yapıyor.
Şehrin kalbinde yer alan bu yapı, dünyanın en eski monarşilerinden birinin resmi merkezi. Eğer şatafat ve gösterişten hoşlanıyorsanız, kraliyet muhafızlarının nöbet değişimini kaçırmayın: Birlik her gün öğle saatlerinde Rosenborg Kalesi yakınlarındaki kışlalarından Amalienborg'a doğru şehrin sokaklarında yürüyüşe geçiyorlar.
Nimb Hotel ister lüks bir konaklama arayanlar isterse de zaten kalacak bir yeri olup yemek adresi arayanlara uygun. Şehrin en ikonik otellerinden biri olan Nimb Hotel'in Mağribi tasarımlı palazzosu Kopenhag'ın en tanınmış simge yapılarından biri olabilir. Ancak Nimb Bar ve Nimb Brasserie gibi otel bünyesindeki restoranlar da bu butik otelin içini de dış cephesi kadar görülmeye değer kılıyor. Tatlı düşkünü ziyaretçilere Cakenhagen'in Danimarka usulü kremalı pastalarını öneririz.
Belki de şehirdeki Instgaram'da en çok gördüğünüz oteli, Kopenhag Gölleri'ne kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan rüya gibi Manon Les Suites olabilir. Otelin merkezinde, yemyeşil tropik bitkilerle çevrili kapalı bir vaha olan Bali esintili Junglefish havuzu yer alıyor. Otel misafirleri ücretsiz giriş hakkına sahipken, diğer gezginler havuz, buhar odası ve saunadan yararlanmak için günlük giriş kartı rezerve edebilirler.
Kopenhag'ın en gözde mahallelerinden birine dönüşen eski bir sanayi bölgesi olan Refshaleøen Adası, çağdaş sanatla iç içe olmak, birahaneleri keşfetmek ve en önemlisi şehrin en hareketli restoranlarını tatmak isteyen herkes için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer. Alchemist'te 50 çeşit tadım menüsü için bir masa kapın ya da deniz kenarındaki La Banchina'da doğal şarapla sakin ve huzurlu birkaç saat geçirin.
İki cam piramidi gördüğünüzde, Cisternerne'nin girişini bulduğunuzu anlayacaksınız. Ve bu yeraltı çağdaş sanat alanı, kesinlikle aramaya değer. Şehrin eski su depolarında yer alan mekan, her biri her zaman düşündürücü ve etkileyici mekana özgü enstalasyonların dönüşümlü bir seçkisine ev sahipliği yapıyor.
Tasarım meraklıları muhtemelen Normann Copenhagen'ı zaten biliyordur, ancak göz alıcı amiral gemisi mağazalarında bir tur atmaya değer. Bir kanepeyi eve götürmeniz zor olacaktır ama tekstil ve cam eşyalar gibi daha küçük parçaları buradan toplayabilirsiniz.
Sadece Kopenhag'da bir atık yönetim merkezinin dış cephesi aynı zamanda kayak ve yürüyüş için şehrin en havalı noktalarından biri. Bir enerji santralinin üzerine inşa edilmiş yapay bir kayak pisti ve rekreasyonel yürüyüş noktası olan CopenHill'in büyüsü işte böyle meydana geldi. Mola vermeye hazır olduğunuzda, tesis bünyesindeki çatı katındaki kafeden muhteşem manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Danimarka'nın başkenti kaliteli restoranlarıyla tanınıyor olabilir, ancak daha rahat mekanları da kesinlikle görülmeye değer. Şehirde sokak yemeklerinin tadına bakmak için en iyi yerlerden biri, dünyanın dört bir yanından 50'den fazla tezgahın bulunduğu çevre dostu bir pazar olan Reffen. Burası, İskandinavya'daki en büyük sokak yemeği mekanı. İkramlar arasında Nepal'den Orta Doğu atıştırmalıklarına dek her şey var ve hepsi de limanın güzel manzarasına sahip bir su kenarında konumlanıyor.
Sokak yemekleri demişken; yaklaşık son bir asırdır, sosisli sandviç, Danimarkalıların en sevdiği sokak yemeği olarak biliniyor. Klasik bir versiyon arıyorsanız "ristet pølse" isteyin, ancak şehirde vegan seçenekler bile bulmak kolay. En ünlü satıcılardan biri John's Hotdog Deli ve burada mutlaka meşhur acı sosuyla birlikte bir tane sipariş edin.
İster kentsel ister giyim veya mobilya olsun, tasarımın ülkenin DNA'sının nasıl ayrılmaz bir parçası olduğunu anlamadan Danimarka kültürünü tam olarak kavramak zor. Arne Jacobsen gibi ülkenin ünlü ustalarının eserlerinin yanı sıra dünyanın dört bir yanından dekoratif sanat ve tasarım eserlerinin sergilendiği Design Museum Danmark (Danimarka Tasarım Müzesi) başlamak için mükemmel bir yer. Kaçırılmaması gereken hediyelik eşya dükkanında ise etkileyici Danimarka seramikleri ve kumaşları bulabilirsiniz.
Kopenhag'daki en çarpıcı yemek yerlerinden biri, aslında Christianborg Sarayı'ndaki eski bir kereste odası ve şimdi Meyers i Tarnet'e ev sahipliği yapıyor. Klasik Danimarka menüsüyle dikkat çeken restoran, dönüşümlü olarak smørrebrød ya da ülkenin meşhur açık sandviçlerinden oluşan bir seçki sunuyor.
Daha canlı bir bira kültürüne sahip çok az şehir vardır, bu nedenle oradayken birkaç bira fabrikasına uğrayın. En büyük iki isim Carlsberg ve Mikkeller, ancak Nørrebro ve Vesterbro mahallelerinde yapacağınız bir turda çok sayıda küçük bira fabrikasına da rastlayabilirsiniz. Eğer gerçekten büyük bir bira hayranıysanız, ziyaretinizi mayıs ayında gerçekleşen Kopenhag Bira Haftası'na denk getirmeye çalışabilirsiniz.
'Kopenhag Seyahat Rehberi' listemizin kapanışını, muhtemelen Danimarka'nın en ünlü özelliklerinden biriyle yapmak istedik; tatlıları ile. Hamur işleriyle ünlü bir yer söylemek gerekirse pek çok kişinin aklına gelecek ilk birkaç ülkeden biri Danimarka olabilir. Kendilerine özgü "danish" olarak bilinen bir hamur işleri dahi var. Kopenhag da unlu mamuller konusunda son yıllarda oldukça yükselişte. Hatta "The Bear" dizisini izleyenler, burada geçen ve tatlı yapımını konu alan bir bölüm olduğunu bilecektir. Ayrıca Noma'nın eski fırıncısı tarafından işletilen Hart Bakery (veya Bageri) ve Andersen Bakery'nin taze ekmekleri favorilerinize girebilir.