Mart Ayında Gezilebilecek Sergiler

Mart ayını sanatla iç içe geçirmek isteyenler için İstanbul'da gezilebilecek sergileri derledik.

YAZAR: Çisem Danacı
28 Şubat 2022 Pazartesi 16:08 | Son Güncellenme:
32 dakika okunma süresi

Kirkor Sahakoğlu'nun "paperworks" Sergisi:

(10 Mart – 1 Mayıs, GALERİ 77)

Alışılagelmiş çalışma mekanlarının uzağında, alışılagelmiş malzemelerin yokluğunda özüne dönmenin bir kurtarıcı olduğunu keşfeden Sahakoğlu, kumaşları, tuvalleri ve hatta her şeyi bir yana bırakıp çok eskilere, çağlar öncesine gidip, kağıda sığınarak "paperworks" serisini yaratıyor. İnsanın kağıt ile bir sadakat ilişkisi olduğunu düşünen Sahakoğlu "paperworks"ün yaratılma hikayesini "Yaşadığımız olağanüstü süreç belleklerimizde yer etti ve ben de bu dönemi belleğin kuşaktan kuşağa aktarılmasında büyük payı olan kağıt ile kayıt altına almaya çalıştım. Her resme bir özgün baskı mantığıyla yaklaştığımda tıpkı baskı kalıplarını imha edercesine 'sınırlı – sayılı' ürettiğim bu resimler bir dönemin tanıkları olarak koleksiyonda yerlerini aldılar" diye anlatıyor.


Halil Vurucuoğlu, "Innervision"

Halil Vurucuoğlu'nun "Hem Var Hem Yokmuş Gibi"

(17 Mart – 22 Nisan, Anna Laudel)

Halil Vurucuoğlu bu sergide filozof Slavoj Žižek'in dünyanın insan eliyle yaşadığı dönüşümü tanımlayan, içerisinde bulunduğumuz jeolojik çağ olan Antroposen'de özgürlüğümüzün sınırlarının küresel ısınma ile somutlaştığı düşüncesinden yola çıkıyor. Sanatçı buradan hareketle sergide bir araya getirdiği eserlerle yaşadığımız ekolojik krizi hem yerel hem küresel olarak en yaşamsal sorunlarımızdan biri olarak yorumluyor ve doğa, çevre ve bunların üzerindeki insan etkisini araştırıyor. Vurucuoğlu'nun uzun yıllardır geliştirdiği kağıt kesme ve kağıt katmanlarını yırtma tekniğini kullanarak ürettiği eserlerini içeren "Hem Var Hem Yokmuş Gibi" isimli kişisel sergisine 17 Mart – 22 Nisan 2022 tarihleri arasında Anna Laudel'de ziyaret edilebilir.


"Original by Nature" Sergisi:

(22 Mart'a kadar, Akaretler Sıraevler No:19)

Yeni nesil sanat ve tasarım platformu Mercado'nun Pernod Ricard Türkiye ana sponsorluğunda hayata geçirdiği "Original by Nature" adlı sergisi kapılarını açtı. 1-22 Mart tarihleri arasında Akaretler Sıraevler No:19'da ziyaret edilebilecek sergi, iklim krizi karşısında kentsel tarım önerisini odağına alıyor. Camın ileri dönüşümü ve dijital sanatla beslenen kentsel tarım enstalasyonu, sudan aldığı ilhamla sanatı yaşayan bir sisteme dönüştürüyor. Cam sanatçısı Egemen Kemal Vuruşan, dijital sanatçı Ecem Dilan Köse ve sürdürülebilir üretimi odağına alan Ek Biç Ye İç sosyal girişiminin imzasını taşıyan sergi, iklim krizi karşısında kentsel tarım önerisini odağına alıyor. Egemen Kemal Vuruşan'ın kullanılmış şişeleri ileri dönüştürerek tasarladığı enstalasyona, Ecem Dilan Köse'nin dijital sanat eserleri eşlik ediyor.


"Doğa, Bahçeler, Düşler" Sergisi:

(3 Mart'tan itibaren, Elgiz Müzesi)

Arkas Sanat Merkezi ile Elgiz Müzesi'nin karşılıklı iş birliği sonucu "Doğa, Bahçeler, Düşler" sergisi İzmir'den sonra İstanbul'da sanatseverlerle buluştu. Arkas Koleksiyonu'nun farklı bölümleri arasında bağlantılar kuran sergi, Türk ve yabancı sanatçıların ürettiği tablolardan heykellere, duvar halılarından cam eserlere uzanan bir seçki ile Rönesans'tan 20. yüzyıla uzanan dönemde, sanatsal üretimin geçirdiği değişimi anlatmayı ve doğa ile insan arasındaki ilişkiye dikkat çekmeyi amaçlıyor. Proje Direktörlüğü'nü Müjde Unustası'nın, küratörlüğünü Jean- Luc Maeso'nın üstlendiği sergi, sanatın iyileştirici gücünün altı çiziyor. Doğanın, tarih boyunca sanatın en büyük ilham kaynaklarından biri olduğunu ifade eden Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas sergiyi "Rönesans bahçelerinde dolaşacak, çiçekler açarken huzurlu göllerin durgunluğunu görecek, dört mevsimin, içinden geçeceksiniz. Her geçen gün doğadaki tahribatın yarattığı etkinin daha da fazla hissedildiği bu dönemde; sanatın vazgeçilmez ilham kaynağı olan doğayı ve bahçeleri konu alan bu serginin parçası olacaksınız" şeklinde anlatıyor.


Haluk Akakçe'nin "Made in Love" Sergisi:

(3-22 Mart, Akaretler Sıraevler)

Haluk Akakçe'nin beş yıl aradan sonra İstanbul'da gerçekleşen ilk sergisi "Made in Love", Akaretler ve Sevil Dolmacı Art Gallery iş birliğiyle Akaretler Sıraevler No:37-39'da gerçekleşiyor. Sanatçının 2006 yılında Las Vegas sokaklarına yayılan "They Called It Love, I Call It Madness"ın da dahil olduğu ses ve video yerleştirmeleri ve hiç görülmemiş resimleri, bu sergide bir araya geliyor. Eserlerinde kimi zaman teknoloji ve insan ilişkisini irdeleyen, kimi zaman da biyoloji, geometri ve mimariye göndermeler yapan Akakçe'nin multidisipliner çalışmalarında farklı teknik ve materyallerden yararlanıyor.


Hasan Çevik'in "Kuyu" Sergisi:

(23 Mart'a kadar, GALERİ DİANİ)

Kuyu imgesi Şeyh Galip'in "Hüsn-ü Aşk" mesnevisinde dış dünyadan iç dünyaya geçişi ifade ediyor. Karanlık, kapalı ve bilinmez olan kuyu, kendini biricik varlık olarak gören insanın ruhsal kaosunun dibi gibi. Fakat bu dip, başkalaşarak karanlıktan çıkışı da temsil ediyor. Hasan Çevik'in sergisine adını veren 'Kuyu' imgesi, figürlerin adeta kendileriyle yüzleştikleri, belki kendi karanlıklarını fark edip yaşam enerjisiyle aydınlanıp yeniden doğuş yaşadıkları bir ayna gibi karşımıza çıkıyor.


Güven Kıraç'ın "Haiku" Sergisi:

(24 Mart'a kadar, Four Seasons Hotel Bosphorus, Atik Pasha Fuaye)

Güven Kıraç'ın resim alanında son dönem çalışmalarını kapsayan 30'dan fazla eserini kapsayan "Haiku" sergisi, farklı tarzlarda ve ruh hallerinde form, stil ve tekniklerin denemelerinden oluşuyor. Kıraç sergisiyle ilgili olarak "Artık yolum, bildiğimi ve yapabildiğimi hep tekrar etmek değil; yeni formlar ve figürler aramak. Çalışmalarımda geçmişi, geleceği olmayan, bir cisim olamamış ve bir isim alamamış lekeler bağımsız olarak gezinirken tuvalimde keşfediliyorlar. Bazen de HAİKU gibi hissettiklerimi, anlatmak istediklerimi, alelacele sanki vaktim yokmuş gibi büyük bir tezcanlılıkla tuvale aktarıyorum" diyor.


Vahap Avşar'ın "Müdahaleler" Sergisi:

(26 Mart'a kadar, Yapı Kredi bomontiada)

Avşar'ın resim, fotoğraf, video, hazır-nesne ve yerleştirmelerini içeren sergi, 80'lerin ortalarından bu yana eleştirel ve ironik bir bakışla siyasi ve kültürel gündeme "müdahaleler"de bulunan Vahap Avşar'ın, otuz yılı geçen üretim sürecinden geniş bir seçkiyi ve mekana özgü yaptığı yerleştirmeleri bir araya getiriyor. Çağdaş sanatın sadece olana tanık olmak değil, estetik-politik stratejilerle müdahale etmek gibi bir işlevi olduğunu da gösteren "Müdahaleler", hem yakın tarihe hem de şimdiye bir karşı-bakış oluşturuyor.


Deniz Doğruyol, "Erkek gibi Kadın" serisi, "Zübeyde", 2018

"Female Narrative" Karma Sergisi:

(20 Nisan'a kadar, BE Contemporary Art Gallery)

Farklı nesillerden sanatçı kadınların eserlerini bir araya getiren "Female Narrative" sergisi, çağdaş sanatta kadın anlatısı kavramını ele alıyor. Sergide yer alan sanatçılar; Pemra Aksoy, Gözde Baykara, Deniz Doğruyol, Ceylan Eşit, Karolin Fişekçi, Ece Gauer, Gülfem Kessler ve Esin Öner'in eserleri kadınlık ve kadın varoluşu açısından anlatı (narrative) kavramının taşıdığı öneme referans veriyor. Kadın bedeni, doğayla ilişki ve sanat tarihi başlıklarından yola çıkan ve bu konularla sınırlı kalmayarak kadın anlatısı kavramını geniş bir perspektif üzerinden ele alan sergi, dişil öyküleri bulmaya, üzerlerindeki ruhsal toprağı atıp, gömülü oldukları yerlerden çıkarmaya yönelik bir davet görevi üstleniyor.


Hamza Kırbaş, "Witnesses", 2020

"Symbio" Karma Sergisi:

(22 Nisan'a kadar, Loft Art)

15 bağımsız sanatçının tuval, heykel, enstalasyon ve video enstalasyon eserlerine yer verilen "Symbio" sergisinde, farklı iki canlı organizmanın, biyolojide birbirine muhtaç yaşama zorunluluğu, psikolojide ise birbirine ters tutum ve davranışlarla birbirini tamamlayan ilişki biçimi olan simbiyotik ilişki kavramı inceleniyor. "Symbio" sergisinde Ahmet Rüstem Ekici, Ali Topaloğlu, Arda Büyük, Ayşegül Altunok, Burak Çizer, Burcu Filiz, Engin Arer x Berkay Buğdan, Hamza Kırbaş, Levent Oyluçtarhan, Oğulcan Arslan, Özgür Ballı, Özkan Arslan, Reach Geblo, Sibel Niksarlı ve Şafak Yükseler'in eserleri yer alıyor. Sergide hızla gelişen dijital çağda insan ve makinenin ortak yaşamını irdeleyen yeni bir kavram ortaya koyulurken, iki bileşenin birbirini nasıl beslediği, yeni bir dünya yaratılması yönündeki etkisi, insanın gelecek zamandaki varoluşunu sorgulayarak, bu sorgudaki duygu geçişlerine yer veriliyor.


Kemal Seyhan'ın "FUTUREGARDEN" Sergisi:

(23 Nisan'a kadar, Pi Artworks)

Resimlerinde farklı dokularla çalışan Kemal Seyhan'ın "FUTUREGARDEN" sergisi, Viyana'da geçirdiği zamandan ilhamla ürettiği eserlerden oluşuyor. Çift kavramı ve tekil olmayanın resimde ortaya çıkma potansiyeli etrafında mekana özgü bir müdahale olarak tasarlanan sergi, günlük zaman deneyiminde karmaşık heykelsi ve mimari dönüşümler ortaya çıkarıyor. "FUTUREGARDEN"da Kemal Seyhan renk alanı, soyutlama ve pür maddesellik arasında konumlanan, geçtiğimiz on yılın öncesi döneme ait, kendine özgü siyah ve gri resimlerini izleyiciye sunuyor. Sergide, galerinin fiziksel alanı resim, nesne ve mekan arasındaki ayrımı bulanıklaştıran yerleştirmeyle bir başlangıç noktasına dönüşüyor.


Aykan Safoğlu'nun "Teneffüs" Sergisi:

(24 Nisan'a kadar, SALT Galata)

Aykan Safoğlu işlerinde, hareketli ve hareketsiz görüntüler arasındaki geçişlerin biçimsel ve içeriksel olanaklarını araştırıyor. Ekonomiden ödünç aldığı borçluluk ve varlık kavramlarından yola çıkan sanatçı, bunların kendi hayat hikayesindeki yansımalarına bakıyor. 19. yüzyılda iç ve dış borçları denetlemekle yükümlü Düyûn-ı Umûmiye olarak hizmet veren ve 1933'te İstanbul Erkek Lisesi'ne dönüşen yapıyı serginin arka planına konumluyor. Bu okulda aldığı Almanca eğitimin ve okulla özdeşleşen katı disiplinin yaşantısındaki izlerini toplumsal cinsiyet, yönelim ve göç temelinde irdeliyor.


Alpin Arda Bağcık'ın "Paranoid Fanteziler, Sahici Entrikalar" Sergisi:

(30 Nisan'a kadar, Zilberman)

"Paranoid Fanteziler, Sahici Entrikalar" insan sağlığı üzerine kurulan komplo teorilerine yoğunlaşıyor. Sergi, çağın bir getirisi ve önemli bir kolu olarak kabul edilen komplo teorilerini odağına alıyor. "Paranoid fanteziler" komplocuların insan sağlığı hakkında ortaya attıkları hayal ürünü hipotezleri veya sağlık endüstrisine duydukları şüphe sonucu öne sürdükleri savları ötekileştiren, hatta yermeye varan yaklaşımın altını çiziyor. "Sahici entrikalar" ise kapitalizmin nüfuz ettiği sağlık endüstrisinde, şüphe uyandıran ticari manevralarla oluşan günümüzdeki belirsiz atmosfere işaret ediyor. Her iki durum da sağlık meseleleri hakkında toplumun yaşadığı kaçınılmaz güvensizlik hissine dikkat çekiyor.


"Boşluğun Duraklaması (That Pause of Space)" Karma Sergisi:

(30 Nisan'a kadar, Zilberman)

Emily Dickinson 1874'te yaşamını kaybeden babasının ardından, akıl hocası Thomas Wentworth Higginson'un kendisine gönderdiği, bir ağıt da içeren taziye mektubuna şu sözlerle cevap vermişti: "Bu güzel ağıt, kehanet değilse nedir? 'Baba' adını verdiğim Boşluğun Duraklamasına yararı dokundu." Bundan bir asır sonra, Roland Barthes da kaybettiği annesi için benzer satırlar yazmıştı: "Beni maman'dan ayıran,[...]ölümünden bu yana, onsuz yaşayabildiğim zamanın yoğunluğudur." Lotte Laub'un küratörlüğünde gerçekleşen ve Burçak Bingöl, Antonio Cosentino, Itamar Gov, Zeynep Kayan, Sim Chi Yin ve Simon Wachsmuth'un eserlerinden oluşan "Boşluğun Duraklaması" başlıklı karma sergi, bir şeyin kaybolduğu gerçeğine boyun eğmek ya da onunla uzlaşmak yerine, kaybolanın uzay ve zamanda bıraktığı boşluğu algılanabilir kılarak şimdiki zamana gelmeyi ve böylece geçmişe, geleceği kurmada yapıcı bir rol atfetmeyi merkezine alıyor.


Cansen Ercan'ın Kişisel Sergisi:

(10 Mart – 9 Nisan, Evin Sanat Galerisi)

Cansen Ercan, kompozisyonlarında hikayesel/tematik unsurları kendine saklayarak izleyenlere özgür bir görme alanı sunuyor. Sanatçının peyzajlarının, portrelerinin yanı sıra figürlü kompozisyonlarının da yer aldığı sergisinde kullandığı gri skala, dilinin önemli bir unsuru olarak görülüyor. Konuyu resme bahane ediyor. Nesneyi görmezden gelmek yerine resmin diğer unsurlarının içinde sindirip, kurduğu düzende işlevselleştiriyor.


Tom Fellows, "Blood", 2019

"Başka Yer" Karma Sergisi:

(12 Mart – 19 Nisan, Decollage Art Space)

Genç ve yeni nesle sanatı sevdirmek, sürdürülebilir ve ulaşılabilir bir sanat ortamı yaratmak ve multidisipliner üretim alanını desteklemek amacıyla hayata geçen Decollage, ilk sergisi "Başka Yer" ile 12 Mart'ta kapılarını açıyor. Mimari, sanat, edebiyatın ortak ifadesi üzerine odaklanan "Başka Yer", mekanı sergileme pratiğine dahil ediyor. Sergiyi bütün bir enstalasyon olarak ele alıyor ve kürasyonun deneyime dönüşme ihtimalini tartışmaya açıyor. İnsanın dünya üzerinde yer bulma çabasını anla(t)maya çalışan sergideki sanatçılar arasında Tolga Akbaş, Suat Akdemir, Orkide Akkoç, Turan Aksoy, Ozan Atalan, Ahmet Civelek, Ece Eldek, Buğra Erol, Tom Fellows, Dilara Göl, Bora Güney, Nazlı Gürlek-Hodder, Serra Duran Paralı, Merve Ünsal, Kemal Tufan, Ferhat Tunç, Nergiz Yeşil, Kerim Yetkin bulunuyor.


Raşit Altun & Sertaç Çıralı, "Siz Hiç Onları Görünüz Mü?"

Raşit Altun & Sertaç Çıralı'nın "Akaşa" Sergisi:

(20 Mart'a kadar, Tam Finans | Sanat)

Raşit Altun'un resimleriyle yaşam verdiği "Akaşa" sergisi, ismini ve temasını Sertaç Çıralı'nın, İşaret Kuşağı'ndan çıkan üçüncü şiir kitabından alıyor. Duyguları en güçlü ifade etme araçlarından biri olan şiirin bir başka kuvvetli aktarım biçimi resme ilham verdiği seçki, Çıralı ve Altun'un diyalogları sonucu şiirlere desen ve resim çizme fikrinden çıkıyor. Üretim pratiğinde doğaçlama yapan ve özel bir tekniğe takılı kalmadan sürekli sınırlarını zorlayıp kendini geliştirme çabasında olan Altun şiirlerin onda bıraktığı izlerden yola çıkarak bambaşka bir üretim sürecini deneyimliyor. Kendi sınırlarını zorlayıp konu odaklı çalışmayı tecrübe ederken sanatsal yolculuğuna da yeni bir deneyim katıyor.


"Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı" Sergisi:

(27 Mart'a kadar, Meşher)

Deniz Artun'un küratörlüğünde gerçekleşen "Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı" sergisi yaklaşık 1850–1950 arasında Türkiye'de yaşamış ve yaratmış sanatçı kadınların eserlerinden bir seçkiye yer veriyor. Meşher'in üç katında gerçekleşen sergide, 117 sanatçıdan 232 eser yer alıyor. "Ben-Sen-Onlar", ismini Şükran Aziz'in sergideki bir eserinden alıyor. Sergi, çoğunluğu "ben"leşememiş ve dolayısıyla sanat tarihi tarafından kaydedilmemiş kadınları tek tek fark etmenin yanı sıra, kolektif bir "biz"in oluşabilme koşullarını da araştırıyor. Aynı zamanda bu sergi ile "biz"e yapılan çağrı kapsamında, Meşher ve MUBI iş birliğiyle A. Lily Aminpour, Haifaa Al-Mansour, Naziha Arebi, Kim Bora, Caroline Champetier, Barbara Hammer, Kim Cho-Hee, Joanna Hogg, Nadine Labaki, Azra Deniz Okyay, Agnès Varda ve Chloé Zhao gibi kadın yönetmenlerin filmlerinden oluşan özel bir seçki hazırlandı. "Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı" sergisinin küratoryal bakış açısından hareketle seçilen 12 film, MUBI'de "Ben-Sen-Onlar" kodu ile giriş yapılarak izlenebilir.


Lal Batman

Lal Batman'ın "Exposé" Sergisi:

(27 Mart'a kadar, Anna Laudel)

Sanatçı Lal Batman'ın dijital ve plastik pratikleri bir arada kullanarak ürettiği yağlı boya çalışmalarından dijital illüstrasyona, hologramdan NFT ve video art'a kadar uzanan geniş bir yelpazede üretilmiş çalışmalarını içeren "Exposé" isimli kişisel sergisi, 10 Şubat – 27 Mart 2022 tarihleri arasında Anna Laudel'de izleyiciyle buluşuyor. Doç. Dr. Ebru Yetişkin'in küratörlüğünü üstlendiği sergi, sosyo-kültürel değişimin dijital platformlar aracılığıyla nasıl gerçekleştiğini sanatsal araştırma yoluyla izleyiciye sunuyor. 'Metaverse' kavramının hayatımıza girdiği günümüzde Lal Batman, dijital iletişim teknolojilerinin gündelik hayatın içinde nasıl kullanıldığını inceliyor. Sanatçının bu incelemelerinden, sorgulamalarından ve güncel görsel kültürden esinlenerek yarattığı çalışmalarının her biri, iç içe geçen bedenlerimizi, suretlerimizi ve zihinlerimizi yansıtıyor.


Sabrina Ratté, "Floralia"

"Flora" Karma Sergisi:

(16 Nisan'a kadar, Kalyon Kültür)

Kalyon Kültür, dijital sanatın en önemli temalarından biri olan doğa ve sanat ilişkisine odaklanan "Flora" başlıklı karma sergiye 19 Ocak - 16 Nisan 2022 tarihleri arasında Nişantaşı Taş Konak'ta ev sahipliği yapıyor. Ceren ve Irmak Arkman küratörlüğünde, dijital sanat alanının öncü isimleri Anna Ridler, Clement Valla, François Quévillon, Mat Collishaw, Mustafa Hulusi, Pascual Sisto, Quayola, Ryoichi Kurokawa, ve Sabrina Ratté'nin işleri "Flora" sergisinde sanatseverlerle buluşuyor. Doğa ve sanat ilişkisine çekilen sergide, her ziyaretçi için bir fidan dikiliyor.


Candeğer Furtun

Candeğer Furtun'un Retrospektif Sergisi:

(17 Nisan'a kadar, Arter)

Küratörlüğünü Selen Ansen'in üstlendiği sergi, sanatçının 1960'lı yıllardan bu yana ürettiği seramik ağırlıklı heykellerden ve nesnelerden oluşan geniş bir seçkiyi üretim süreçlerine eşlik eden arşiv malzemeleriyle buluşturuyor. Candeğer Furtun'un altmış yıla yayılan üretimini kapsayan ve sanatçının seramiğe dair özgün yaklaşımlarını sunarken pratiğinin yaşamsal, felsefi, tarihsel, toplumsal ve siyasi sorunsallardan beslenen katmanlarına da ışık tutan ilk retrospektif sergisi, 17 Nisan 2022'ye kadar Arter'de sanatseverlerle buluşacak.


"XX. Yüzyılın 20 Modern Türk Sanatçısı 2021 – PAPKO / Öner Kocabeyoğlu Koleksiyonu" Sergisi:

(24 Nisan'a kadar, Alan Kadıköy)

Kadıköy Belediyesi'nin yeni kültür sanat mekanı Alan Kadıköy, "XX. Yüzyılın 20 Modern Türk Sanatçısı 2021 - PAPKO / Öner Kocabeyoğlu Koleksiyonu" adlı sergiyle kapılarını açtı. "XX. Yüzyılın 20 Modern Türk Sanatçısı" sergisinin ilki Ferit Edgü küratörlüğünde, 2011'de Santral İstanbul'da gerçekleşmişti. 10 yıl sonra devamı niteliğinde, 433 eser arasından 182 eserin Metin Deniz tarafından bir araya getirildiği sergi, 17 Aralık 2021 – 15 Şubat 2022 tarihleri arasında Alan Kadıköy'de sanatseverlerle buluşuyor.


George Maciunas, "Flux Pinpon", 1976

"OyunBu" Karma Sergisi:

(9 Nisan 2023'e kadar, Arter)

Küratörlüğünü Emre Baykal'ın üstlendiği "OyunBu" başlıklı grup sergisi, Arter Koleksiyonu'ndan seçilen yapıtları çocukluk ve oyun kavramları etrafında bir araya getiriyor. Sergi, oyunun özgürleştiriciliğini; gerçekliği askıya alışı ve yeniden kurgulayışındaki kural tanımazlığını; gündelik olanın dışına taşma ve tamamen kendine ait bir düzen ve anlam üretme şekillerini sanat yapıtları ve bu yapıtların sundukları deneyimler bağlamında araştırmayı hedefliyor. Sanatın hem oyun kurucu hem oyun bozucu niteliklerini birlikte ele alan "OyunBu" sergisi, rekabet, gerilim, şans, taklit, ritüel, sihir, esrime ve haz gibi kavramların izini sürerken, hem yetişkinler hem de çocuklar için aslında kazananı olmayan ya da herkesin kazandığı bir oyun alanı açıyor.


2022 Yılının Ses Getirecek Sergileri

Vincent Van Gogh'un Otoportreleri "Van Gogh: Self Portraits" Sergisinde

2022 Yılının Öne Çıkan Sergileri

EN ÇOK OKUNANLAR

Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı

Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı

20 dakika okunma süresi
Modanın Şapka Dehası: Stephen Jones

Modanın Şapka Dehası: Stephen Jones

4 dakika okunma süresi
Denizden Sofraya: İstanbul'un En İyi Deniz Ürünleri Restoranları

Denizden Sofraya: İstanbul'un En İyi Deniz Ürünleri Restoranları

1 dakika okunma süresi
Notre Dame Katedrali Kapılarını Yeniden Açtı

Notre Dame Katedrali Kapılarını Yeniden Açtı

2 dakika okunma süresi
2025 Altın Küre Adayları Açıklandı

2025 Altın Küre Adayları Açıklandı

16 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

2025 Coachella Festivali'nde Sahne Alacak İsimler

2025 Coachella Festivali'nde Sahne Alacak İsimler

BMW i5 Flow NOSTOKANA Contemporary İstanbul'da

BMW i5 Flow NOSTOKANA Contemporary İstanbul'da

2024 Eylül Etkinlik Ajandası: Şehirde Neler Oluyor?

2024 Eylül Etkinlik Ajandası: Şehirde Neler Oluyor?

2024 Ağustos Etkinlik Ajandası: Şehirde Neler Oluyor?

2024 Ağustos Etkinlik Ajandası: Şehirde Neler Oluyor?

2025 Pantone Rengi Açıklandı: Mocha Mousse

2025 Pantone Rengi Açıklandı: Mocha Mousse

2024 Temmuz Etkinlik Ajandası: Şehirde Neler Oluyor?

2024 Temmuz Etkinlik Ajandası: Şehirde Neler Oluyor?

2024 Contemporary Istanbul Edisyonunda Neler Oluyor?

2024 Contemporary Istanbul Edisyonunda Neler Oluyor?

Netflix'ten 11 Yerel Yapım: Türkiye'den Dünyaya Açılan Hikayeler

Netflix'ten 11 Yerel Yapım: Türkiye'den Dünyaya Açılan Hikayeler

Angelina Jolie, Torino Film Festivali'nde Ödül Aldı

Angelina Jolie, Torino Film Festivali'nde Ödül Aldı

Gotham Ödülleri 2024 Kazananlar Listesi

Gotham Ödülleri 2024 Kazananlar Listesi

Notre Dame Katedrali Kapılarını Yeniden Açtı

Notre Dame Katedrali Kapılarını Yeniden Açtı

Leros Adası: Eşsiz Doğa ve Kültürel Aktiviteler

Leros Adası: Eşsiz Doğa ve Kültürel Aktiviteler